Vakti saatinde Bağdat’ta yaşam sürdüren dul bir bayan vardı.
11 Aralık 2024 Çarşamba 00:21Vakti saatinde Bağdat’ta yaşam sürdüren dul bir bayan vardı. Bu bayan 6 öksüz çocuğu ve ihtiyar annesiyle yaşıyordu. Kadın bu 6 öksüzün ve ihtiyar anasının rızkını karşılamak amacıyla el emeği, göz nuru iplik örer ve pazarda satardı.
Vakti geldiği vakit bu dul bayan vefat eder ve 6 öksüzün bakımı ihtiyar bayana kalır. Kadın her hafta piyasaya çıkamıyor evde sürekli ip örüyordu. Bir gün baktı ki 600 kadar ip örmüş. Ördüğü ipleri piyasaya götürüp satmaya karar verdi.
– Ya Rabbi! Bu öksüzlerin, yetimlerin rızkını ver, diyerek sabah erkenden pazarın yolunu tuttu. Yolda giderken Şeyh Abdülkadir Geylani Hazretlerinin evinin önünden geçiyordu.Şeyhmüridleriyle sabah namazından çıkmıştı, ihtiyar bayanı görünce duraklayarak
– Hoş geldin bacı, nereye gidiyorsun?
– Bir oran ipliğim var, piyasaya götürüp satacağım.
– Ver bakalım. Benden altıyüz dirhem ip isteniyor, bunu ver de ben satayım.
– Memnuniyetle, lütuf buyurmuş olursunuz, efendim dedi ve ipi verdi.
Abdülkadir Geylani Hazretleri eline aldığı ipi şaka yollu mescidin damına atınca anında nereden geldiği belli olmayan büyük bir kuş gelip, ipi kapıp gider. Kadın bu ne şekil şaka diye kendi kendisine söylenmeye başlayınca, müritler bayana itiraz etmemesi amacıyla işaret ettiler, bayanda daha çok bir şey demedi.
Hazreti Şeyh bayana dönerek… Devamını okumak için Lütfen sonraki sayfaya geçiniz..