BABA NASİHATI
Sus!..Bak bakayım dışarıya, ne var arazimin üzerinde?Ne olacak, kar var. Tıpkı dünkü gibi.
Mel’un, hala konuşuyor! Dün sen bu karları benden satın almadın mı? O halde senin karların ne hakla benim arazimi işgal ederler? Şimdi bu işgal, kanun dairesine ve de hak rızasına uygun mudur? Derhal kaldır o karları benim arazimden, yoksa, vallahi acımam, seni işgalcilikten hapse attırırım!
Aman efendim, dönümler dolusu karı ben nasıl kaldırayım?
Onu, arazimi işgal etmeden önce düşünseydin!
Delikanlı yine yalvarmış:
Efendim, ocağınıza düştüm, yok mudur bu işin de kitaba uygun bir hal yolu?Kadı, kara kaplıyı tekrar açmış, bir müddet mırıldanarak okuduktan sonra:
Vardır!.. İmdiii. Arazi sahibi ve davacı olan ben ile, davalı sıfatı ile sen arasında, arazimi işgal bedeli karşılığında, benim de rızam ile bir kese altın karşılığı işbu karları burada tutmaya iznim olduğunu belirtir bir mukavele imzalarsak, bu husus kanun ve nizama uygun bir şekilde hale kavuşur. Yanii, sen bana öbür kese altını da işgaliye bedeli olarak vereceksin.Bizim genç çocuk öbür kese altını da vermiş, gereken evrakları imzalamış, konaktan çıkıp temiz havaya kavuştuğunda, dağlara bakıp bağırmış:
Hey gidi yedi dağın efesi, Sen haklıymışsın. Daha büyük eşkıyalar da varmış. Senin açık açık yaptığın eşkıyalık, bunların kanunla yaptığı eşkıyalığın yanında nedir ki!…
Bu gün de böyle midir acaba! Allah işi kitabına uyduran, uyduramayan cümle eşkiyadan korusun!
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Şiir Dostları