ALLAH KİMSEYİ BÖYLE BİR DURUM İLE KARŞI KARŞIYA BIRAKMASIN.

O. B.'ye başka söyleyeceğinin olup olmadığı soruldu. Farklı ifadesi olmadığını söyledi. Takdiri mahkemeye bırakıyorum dedi. Kocası ise karısından babasını oldurduğü için şikayetçi olmuştu. S.B. ise, babasını öldürdüğü iddia edilen eşinden şikayetçi olduğunu tekrarladı. Duruşmanın karar aşamasında hakim, tutuklu bulunan O.B. isimli genç kıza TCK'nın 27. maddesi uyarınca, meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaştan ileri gelmiş ise faile ceza verilmez maddesini uyguladı. O.B. isimli kadın tam 10 yıl hapiste yatmıştı. Kadına tahliye kararı verildi Eşi ise bu karar itiraz etmek istedi. Babasının ölümüne neden olduğundan ağır ceza almasını istiyordu. Şimdi soru şu, Kadın burada namusunu korumak için elinde olmadan bir cana kıymıştı.O an ne yapmalıydı! Eşi bu durumu bile bile ağır ceza almasını neden ister! Türkiye'deki kanunlar bu gibi durumlar için gerekli düzenlemelere haiz mi! Allah kimseyi böyle bir hal ile karşı karşıya bırakmasın! Sizin iç sesiniz ne diyor!