ADIM MÜZEYYEN EŞİM VEFAT ETTİKTEN SONRA TEK EVLADIMIZ OLAN
Köy yolunda ilerlerken, içimde bir garip his vardı. Hem damadımla bu kadar samimi bir plan yapmış olmanın verdiği heyecan hem de kızım Leyla’ya bir şey saklıyor olmanın yarattığı hafif bir suçluluk duygusu… Ama sonra düşündüm; damadım Murat, sadece biraz kafa dinlemek istiyordu. Hem onunla sohbet etmek, güldüğümüz o anları paylaşmak bana da iyi gelmişti.
Köyün dışındaki eve vardığımda, Murat beni güler yüzle karşıladı. “Nermin anne, hoş geldin! Yolculuğun rahat geçti mi?” diye sordu. Evin huzurlu, sakin atmosferi hemen dikkatimi çekmişti. Şehir hayatının karmaşasından uzak, doğanın kucağında bir yer… Bu değişiklik gerçekten bana iyi gelecekti.
Oturduk, çay yaptık ve keyifle sohbet etmeye başladık. Murat, iş yerinde yaşadığı zorluklardan bahsederken, ben de eşimi kaybettikten sonra hissettiğim boşluktan söz ettim. Onunla bu kadar açık bir şekilde konuşabileceğimi hiç düşünmemiştim. O da bana saygıyla dinliyor, zaman zaman espriler yaparak ortamı yumuşatıyordu. Gülmek gerçekten iyi geliyordu, o anda yaşadığımız her şey çok doğal ve masumdu.
Ama sonra, akşam üzeri hava kararmaya başladığında içime bir huzursuzluk çöktü. Kızım Leyla aklımdan çıkmıyordu. Belki de bana kızacağını, bu durumu yanlış anlayacağını düşünerek mi bu kadar tedirgindim bilmiyorum. Damadım, bakışlarımı fark etmiş olmalı ki “Nermin anne, bir şey mi düşündün? Keyfin mi kaçtı?” diye sordu. devamını okumak için Lütfen diğer sonraki sayfaya geciniz
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Şiir Dostları